Son günlerde ülkemizin farklı bölgelerinde yaşanan zirai don olayları, tarım sektöründe ciddi kayıplara yol açtı. Özellikle albastı kirazı üreticileri, bu doğal afetin etkisiyle büyük bir zarar gördü. Tarım alanında yaşanan bu olumsuz olaylar, sadece üreticilerin değil, aynı zamanda tüketicilerin de fiyatlar üzerindeki etkisini artıracak faktörler arasında yer alıyor. Peki, zirai donun etkileri nelerdir? Kiraz üreticileri bu süreçten nasıl etkilenecek? İşte detaylar.
Zirai don, tarım arazilerinde sıcaklıkların aniden düşmesi sonucu meydana gelen bir doğal afet türüdür. Özellikle bahar aylarında, çiçek açma dönemindeki ağaçlar ve bitkiler bu duruma fazlasıyla duyarlıdır. Düşük sıcaklıklar, meyve ağaçlarının çiçeklerinin veya yeni filizlerinin zarar görmesine neden olabilir. Albastı kirazı, bu duruma en hassas türlerden biri olarak bilinir. Özellikle ilkbahar ayında açan çiçekleri, 0°C ve altındaki sıcaklıklar tarafından ciddi anlamda tehdit edilir. Son yaşanan zirai don olayları, birçok kiraz bahçesindeki çiçeklerin donarak zarar görmesine yol açtı.
Albastı kirazı üreticileri, zirai don olaylarından kaynaklanan zararların boyutunu gözlemlemek için büyük çaba sarf ediyor. Dondurucu havaların meydana geldiği günlerden sonra, orchard'larda (meyve bahçeleri) yapılan ilk değerlendirmelerde kayıpların %30-50 arası değiştiği görülüyor. İlk çiçeklerin donması, bu yılki rekoltenin düşmesine neden olacak ve bu durum, sadece üreticileri değil, ülke genelinde kiraz fiyatlarını da etkisi altına alacak. Kiraz, Türkiye'nin en önemli ihraç ürünlerinden biri olup, özellikle yaz aylarında taze meyve talebinin arttığı dönemde, bu kayıplar büyük bir ekonomiyi tehdit eder hale geliyor.
Üreticiler, bu tür doğal afetler sonrasında sigorta sistemlerinin yetersizliğinden de şikayet ediyor. Birçok kiraz üreticisi, ürününü kurtarabilmek için alternatif çözümler ararken, diğerleri zararlarını minimize etmek için oluşan durumu kabullenmek zorunda kalıyor. Ayrıca, zirai donun zararlarını telafi etmek amacıyla devlet desteklerinin artırılması gerektiği de sıkça dile getiriliyor.
Sonuç olarak, zirai don olayları, albastı kirazı üreticilerinin karşı karşıya kaldığı en büyük tehlikelerden biri haline geliyor. Üretim kayıpları, hem tarım sektörü hem de ekonomik denge üzerinde olumsuz etkiler bırakırken, kiraz fiyatlarının önümüzdeki dönemde artış göstermesi bekleniyor. Tüm bu etmenler göz önünde bulundurulduğunda, tarım alanında daha dayanıklı ve dayanışmayı artıran önlemlerin alınması gerektiği aşikardır.
Bu süreçte, hem üreticilerin bilinçlendirilmesi hem de devletin teşvik edici adımlar atması, tahribatın azaltılmasına katkı sağlayabilir. Zira tarım, ülkemiz için sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda milli bir varlıktır. Üreticilerin karşılaştığı zorlukların aşılması, sürdürülebilir tarım uygulamalarının geliştirilmesi ve doğal afetlere karşı daha dirençli türlerin artırılması adına atılacak adımlar, tarım sektörünün geleceği için kritik öneme sahiptir.