Son günlerde artan hırsızlık olayları ve güvenlik sorunları, bir mahallede yaşayan vatandaşların gece gündüz nöbet tutmaya başlamasına neden oldu. Huzursuz bir şekilde yaşayan mahalle sakinleri, kendi güvenliklerini sağlamak ve suçluları caydırmak amacıyla sokaklarda toplanarak lastik yakmaya başladı. Toplumda artan korku ve endişenin ardından bu tür eylemler, sadece bir protesto değil, aynı zamanda kendi güvenliğine sahip çıkmanın bir yolu olarak öne çıkıyor.
Mahalle sakini Ali Yıldız, geceleri değişen ortamın kendilerini korkuttuğunu belirtiyor. “Gece olunca evde oturmak istemiyoruz, dışarı çıkmak için bile yürek yiyiyoruz. Her gün bir komşumuzun başına kötü bir şey gelmesinden korkuyoruz,” diyor. Ali ve diğer sakinler, bu duruma karşı önlem almak için, sosyal medyada oluşturdukları bir grupta bir araya gelip bir güvenlik nöbeti düzenlemeye karar verdiler. Böylece kendi mahallerinin güvenliğini sağlamak ve bu süreçte daha fazla yalnız kalmamak için birbirlerine destek olmaya başladılar.
Bir grup mahalle sakini, her gece belli noktalarda bir araya gelerek, nöbet tutuyor. Önce bir cezaevi alanı olarak kullanılan, şimdi boş olan bir alanda toplanarak birlikte lastik yakarak dikkat çekiyorlar. “Nöbet tutarken özellikle köşelerde lastik yakmamız, bu durumun ciddiyetini göstermek için bir yöntemde oldu. Hem ses çıkarıp dikkat çekmek, hem de suçlulara açık bir mesaj yollamak için bu yolu seçtik,” diyor Elif Demir, başka bir mahalle sakini.
Mahalle sakinleri, bu durumun basında yer almasının ardından yerel yönetimden de bir cevap bekliyorlar. “Suç oranlarının artış gösterdiği bu günlerde, yetkililerden yeterli güvenlik ve destek bekliyoruz. İlgisizlik sebebiyle kendi kendimize önlem almak zorunda kalıyoruz,” diyen bir başka mahalle sakini, Umut Koç, yetkililerin harekete geçmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Yerel yönetim ise durumu incelemek üzere hızlı bir açıklama yaptı. Mahalledeki güvenlik önlemlerinin artırılacağına dair sözler verilse de, vatandaşlar hala somut adımlar atılmadığını düşünüyor. “Sözler yeterli değil, artık vakit geçiyor. Gerçekten etkili bir stratejiye ihtiyacımız var,” şeklinde düşünen bir başka sakin, Zeynep Yılmaz, temsilcilerinin konuyu ciddiye almasını bekliyor.
Mahalledeki bu hareket, sadece güvenlik endişesi ile değil, aynı zamanda sosyal dayanışmanın ve komşuluk ilişkilerinin de yeniden güçlenmesine katkı sağlıyor. Birlikte hareket eden insanlar, sadece fiziksel bir güvenlik sağlama çabasının ötesinde, birbirlerine destek olmanın önemini de yeniden anımsıyorlar. “Evimizde tedirgin oturmaktansa, buradaki komşularımla birlikte güvenliğimizi sağlamanın yollarını aramak inanın daha iyi,” diyor Ali Yıldız.
Gözler artık yalnızca yerel yönetimde değil, bu eylemlere katılan ve birlikte güvenli bir yaşam kurmaya çalışan mahalle sakinlerinde. Mahalledeki bu durumu ülke genelinde benzer endişeler yaşayan diğer mahalleler de dikkatle izliyor. Bu tür eylemler, gelecekte diğer mahallelerde de benzer hareketlerin başlayabileceğinin işareti olarak yorumlanıyor.
Sonuç olarak, mahallede artan güvenlik sorunları karşısında, komşuların birlikte hareket etmesi ve sokaklarda nöbet tutması, hem bir güvenlik eylemi hem de toplumsal dayanışma örneği olarak dikkat çekiyor. Umarız kısa zamanda bu tür olaylar azalır ve mahallelerimiz güvenli birer yaşam alanı haline gelir.
