Isparta, bu yıl ilkbaharın ortalarına ulaşmadan yaşanan zirai don olayıyla sarsıldı. Özellikle elma, gül, kiraz ve kayısı üreticileri, gece saatlerinde aniden düşen sıcaklıkların sonuçlarıyla karşılaşarak büyük ölçüde maddi kayıplara uğradı. Tarım sektörü açısından son derece önemli olan bu ürünler, bölgenin iktisadi yapısında da merkezî bir rol oynamaktadır. Ancak yaşanan doğal felaket, hem çiftçiyi hem de ekonomiyi olumsuz etkiledi. Zira Türkiye'nin en gözde tarım bölgelerinden biri olan Isparta, her yıl milyonlarca ton meyve ve çiçek üretimi gerçekleştiriyor. Bu yıl yaşanan olumsuz hava koşulları ise beklentileri yerle bir etti.
Zirai don, tarımsal üretim için oldukça yıkıcı sonuçlar doğurabilen bir meteorolojik olaydır. Özellikle bahar aylarında, birdenbire düşen sıcaklıklar bitkilerin aktif büyüme dönemindeki çiçeklerine ve genç meyvelerine zarar verir. Isparta'da yaşanan bu olay, geçen haftalarda meteorolojik raporların beklenmedik sıcaklık düşüşlerini göstermesine rağmen, üreticilerin tedbir almakta geç kalmasına neden oldu. Zirai don, genellikle sıcaklıkların sıfırın altına düştüğü gece saatlerinde meydana gelir. Dolayısıyla, yüzlerce dekar alanda yetişen ürünler, bu ani sıcaklık değişimlerine karşı savunmasız kalıyor.
Isparta'da elma ve kiraz üretim alanlarında yaşanan zarar, üreticilerin yüzlerini kararttı. Özellikle elma ağaçlarının çiçek açtığı dönemde yaşanan don olayı, meyve tutumunu ciddi anlamda olumsuz etkiledi. Şu anda bazı üreticiler, bir yıllık emeklerinin heba olduğunu ifade ederek, zararlarının telafisi için devlet destekleri bekliyor. Gül üretiminde ise, çiçeklerin zarar görmesi, hem yerel pazar hem de ihracat açısından büyük kayıplara yol açtı. Kayısı ve kiraz da benzer şekilde etkilenerek, toplama işlemlerinin iptal edilmesine neden oldu. Üreticilerin, kayıplarını telafi edebilmek için yüklü miktarda borca girmesi de dikkat çekici bir durum. Isparta, gül ve meyve üretimiyle tanınan bir il olduğu için, yaşanan bu doğal felaketin etkileri çok daha derinlemesine hissediliyor.
Öte yandan, Isparta Ziraat Odası Başkanı, yaşanan durumu değerlendirerek, "Zirai don, tüm ülkemiz için tarımsal üretim açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu nedenle, üreticilerimizin korunması için mutlaka devlet desteklerinin gelmesi gerekiyor," ifadelerini kullandı. Üreticiler, devletin gerekli önlemleri alarak yaşanan kayıpların telafisi için acil adımlar atmasını bekliyor. Aksi takdirde, hem yerel üretim hem de ülke ekonomisi açısından ciddi tehditler ortaya çıkabilir.
Bölgedeki çiftçiler tarafından yaptığı açıklamalarda; "Bir nesil kayboluyor. Seneler boyunca uğraşarak sağladığımız bu ürünler bir gece de elimizden gitti," derken, yaşanan bu kaybın yalnızca maddi değil, aynı zamanda manevi bir boyutu olduğunu da vurguladılar. Üreticilerin karşılaştığı bu dram, bölge insanının güvenli gıda ihtiyacını da sorgulattı. Üretimin sürdürülebilirliği hususunda atılacak adımlar, geleceğin teminatı olmayı vaat ederken, bu tür doğal afetlere karşı nasıl önlemler alınabileceği de ciddi bir tartışma konusu haline geldi.
Sonuç olarak, Isparta'da yaşanan zirai don olayı, sadece üreticiler için değil, aynı zamanda Türkiye'nin genel tarım politikaları açısından da önemli hadiselerden biri olarak ön plana çıkıyor. Bu gibi durumların yaşanmaması adına, meteorolojik hava durumu tahminleri ile tedbirlerin hızlı bir şekilde alınması, üreticilerin geleceği açısından büyük öneme sahiptir. Zirai don ile çıkan bu kayıpların, önümüzdeki yıllarda yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması umuduyla sector diğer sorunların dikkatlice ele alınması gerekiyor.