Gün geçmiyor ki, toplumda şiddet ve suç vakalarına yenileri eklenmesin. Bu kez, bir erkeğin sokak ortasında eşine bıçakla saldırması, birçok soruyu beraberinde getirdi. Olay, bir yandan toplumda infial yarattı, diğer yandan faillerin hukuk sistemi içindeki uygulamalara dair çözümler üzerine düşünmeye sevk etti. Sanığın, işlediği suçtan pişmanlık duyması gerekçesi ile cezasında indirim talep etmesi ise tartışmalara yol açtı.
Olay, şehir merkezinde meydana geldi. İddialara göre, bir çift arasında akşam saatlerinde başlayan tartışma, kısa sürede şiddete dönüştü. Eşini sokak ortasında bıçaklayan 35 yaşındaki adam, çevredeki vatandaşların müdahalesiyle olay yerinde yakalandı. Eşinin ciddi yaralar alması sonucu hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Durumu ağır olan mağdur, yaşadığı travmanın yanı sıra, hayati tehlike arz eden yaraları ile mücadele halinde. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, olayın ardından mağdura destek sözü verdi ve koruma önlemlerinin artırılacağı duyuruldu.
Her ne kadar faillerin pişmanlık duyması, hukuk sisteminde bazı durumlarda yarı ya da tam ceza indirimlerine neden olabilse de, bu olay pişmanlık olgusunun ne kadar yerinde olduğu konusunda büyük tartışmalara neden oldu. Psikologlar, pişmanlık duygusunun birey üzerindeki etkilerini dile getirirken, bunun sadece suç işleyenler için bir kurtuluş olmayacağını belirtiyorlar. Çünkü neticede, mağdurun yaşadığı travma ve çektiği acılar göz ardı edilemez. Suçun işlendiği an, eşin yaşadığı o dehşet dolu anlar asla silinmeyecek bir anı olarak kalacak.
Olayın ardından, birçok sosyal medya kullanıcısı ve insan hakları örgütü, ceza indirimlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. Birçok kişi, ev içindeki şiddeti önlemek ve mağdurları korumak için daha katı yasaların gerekliliğine vurgu yaparken, bir kısım da faillerin pişmanlık durumunun dikkate alınmasını savundu. Ancak, bu durumun toplumda yarattığı tepkiler her geçen gün büyümekte ve karar vericileri zor durumda bırakmaktadır.
Adalet Bakanlığı, bu tür şiddet olaylarıyla ilgili yasaların revize edileceği ve ceza indirimlerine ilişkin sıkı bir düzenleme yapılacağına dair sözler verdi. Bunun yanı sıra, aile içi şiddet ile mücadele konusunda daha etkin stratejilerin belirlenmesi gerektiğini de vurguladı. Uzmanlar, ev içi şiddetin toplumun her kesiminde look olabilir hale geldiğini ve herkesin bu konuya duyarlılık göstermesi gerektiğini ifade ediyor.
Sonuç olarak, eşini bıçaklayan adamın pişmanlığı ve gözyaşları, bir başka kadının yaşadığı kabusla birlikte düşünülmemeli. Ceza indirimlerinin artık hukukun zayıf noktalarından biri haline geldiği ve mağdurların korunması için daha güçlü yasaların oluşturulması gerektiği aşikar. Toplum olarak bu tür olayları önlemek ve sağlıklı bir yaşam sağlamak adına atılacak adımlar, tüm bireylerin sorumluluğudur. Bütün bu gelişmeler ışığında, bir daha böyle bir olayla karşılaşmamak dileğiyle, konunun gündemden düşmemesi ve sağlıklı adımlar atılması umuduyla…